1 Kasım 2014 Cumartesi

İpek Yarası / Ahmet Günbaş

İpek Yarası
Ahmet Günbaş
2006

Ahmet Günbaş'ın "İpek Yarası" kitabındaki şiirlerin nazik bir eda ile söylenmiş, derinliğini hemen ele vermeyen, karşı koyma ve itiraz motiflerini de içeren bir perspektifi barındırdığını öne sürmek mümkün. İmgeselliğini düzeyli bir normda içselleştirmiş ve aynı zamanda günlük konuşma dilinden alınma argümanları da yeterli dozda şiire yedirmeyi başarmış olmak, bence kitabın önemli artılarından birini oluşturuyor. "İpek Yarası"nın beni en çok etkileyen şiirinin, şair Özcan Yalım'a ithaf edilmiş "Sanal" adlı ürün olduğunu söylemek isterim. "Hayat yine aldandığımız kadar mavi" dizesiyle çarpıcı bir şekilde sonlanan bu ürün kesif bir hüznü barındırıyor, dahası duyumsatıyor. Hüznü söz konusu etmişken, kitaptaki "Büyük Dayım" adlı şiiri de anmamak olmaz. Şair Günbaş bu çalışmasıyla kelimelerden adeta siyah beyaz nostaljik bir resim çekmiş. Kitapta yer alan "Otopsi" ve "Cinnet" gibi şiirlerse bambaşka bir kadrajla, değişik bir perspektiften hayata baktırmaya çalışıyor okurlarına. Kitapta yer alan son bölümde "Geçerken" başlığı altında, Bursa,Trabzon, Kastamonu, Akçaabat, Devrek gibi yerleşim yerlerini ele alan nitelikli şiirlerle karşılaşmak da esere ayrı bir çeşni katmış. Netice itibariyle farklı estetik atmosferleri soluklamak isteyen şiirseverlere tavsiye edilmesi gereken bir Ahmet Günbaş kitabı "İpek Yarası".

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder