27 Haziran 2015 Cumartesi

Kahrolsun Komünizm Diye Diye / Çetin Altan

Kahrolsun Komünizm Diye Diye
Çetin Altan
1976
 
Çetin Altan'ın "Kahrolsun Komünizm Diye Diye" kitabını okumadan önce, elime alıp kabaca incelerken bu eser üzerine kısa bir yorum yazmayı düşünmüyordum. Ancak kitabı bitirdiğimde fikrimi değiştirdim ve burada birkaç kelam etmeyi gerekli gördüm. Düşüncemin değişmesinin en önemli nedenli, Çetin Altan'ın kıvrak üslubunun beni etkilemiş olması. Bazen konuşma diline yakın bir sohbet edası, bazen de bir fikir kitabına yakışacak edebi ve süslü söylemler çok iyi dengelenmiş. Tekdüze bir yazınsal söylem içinde sıkışıp kalınmamasının önemli olduğu kanısındayım. Çetin Altan'ın özellikle yurtdışındaki, Paris'teki gözlem ve anılarını paylaştığı kısımlar hoş bir okuma serüvenine kapı aralıyor. Dikkatimi çeken önemli bir husus da kitapta ele alınan siyasal konuların halen gündemimizde olması. Yetmişlerin başında kaleme alınan bu yazılarda ifade edilen sorunların, iki bin on beş Türkiye'sinde güncelliğini yitirmemesi hem şaşırtıcı, hem de şaşırtıcı değil. Ne bekliyorduk ki? Temel demokratik, hukuksal ve ekonomik sorunları çözebilmeyi mi? Sizi bilmem ama, millet olarak, evrensel normları kabullenebilmek için daha çok bekleriz, diye düşünüyorum ben. Umutsuzluk zor mu zor.

24 Haziran 2015 Çarşamba

Loş Ayna / Erhan Bener

Loş Ayna
Erhan Bener
1989

Erhan Bener'in kitabını okurken, edebiyat ve polisiyenin sanatsal düzlemde kesişebilme olanağının yadsınmaması gerektiğini düşündüm. Bener, Loş Ayna'da karakter düzleminde orijinal kişilikleri ele almış. Ruhsal tasvirler konusunda da epeyce başarılı bir çalışma kotardığını öne sürmek mümkün. Kitabın genel kurgusu ve entrikasının örgülerini kendi açımdan mükemmel olmasa bile yeterli gördüğümü söyleyebilirim. Kolay okunan ve sürükleyici bir anlatım da cabası. Loş Ayna romanının bence en fazla aksayan yönü finali. Sürpriz ve güçsüz bir final yerine daha çarpıcı ve taşların yerli yerine oturduğu bir final, romanın daha akılda kalıcı olmasını sağlayabilirmiş kanısındayım.

21 Haziran 2015 Pazar

Bedreddin Üzerine Şiirler / Hilmi Yavuz

Bedreddin Üzerine Şiirler
Hilmi Yavuz
1988

"Bedreddin Üzerine Şiirler"i okurken efsunlu bir dil taşıyan bir eserle baş başa kaldığım sanısına kapıldım. Kitaptaki çalışmalar, yer yer kopuk bir izlenimi çağrıştıran üslubu öncelese de tekrar okuyuşta ürünler arasındaki teyelleri daha iyi kavrayabilmek mümkün. Hilmi Yavuz özenli bir arkaik yapı kurarak kelimeler arasındaki insicamı oluşturmayı başarmış gibi gözüküyor. İmgesel zenginlik tarihsel arka planın pekiştirmesiyle yoğun bir anlamsal düzlemde okumalara kapı aralamış. Sakin ve sessiz bir ortamda, yavaş ve özümseyerek ele alınması gereken bir kitap Hilmi Yavuz'un "Bedreddin Üzerine Şiirler"i.

Menderes'i Zehirlediler! / Nazlı Ilıcak

Menderes'i Zehirlediler!
Nazlı Ilıcak
1989

Nazlı Ilıcak'ın kitabı orijinal veriler içeren, değerli fotoğraflarla bezenmiş bir inceleme. Menderes'in darbenin ardından Yassıada'daki hapis günleri ve infazı hakkında ayrıntılı açıklamalara yer veriyor. Çarpıcı diyaloglar ve gerçekliği pekiştiren belgeler eserin ciddi bir çaba sonucu kotarıldığını ortaya koyuyor. Menderes'in idamından önceki gece intihar etmediği, kasıtlı olarak zehirlendiği ispatlanmaya çalışılmış. Eserin ikinci bölümünde ise Adnan Menderes'in yakın çevresindeki arkadaşlarıyla yapılan konuşmaları okuyoruz. Kitabın 134.sayfasında, Menderes'in, avukatı Burhan Apaydın ile hapisteyken yaptığı ilk görüşmede söylediği şu sözler beni çok etkiledi:
"Ben anayasa ihlali iddialarından, idamdan korkmuyorum. Beni tarihe mürtekip (hırsız) başbakan olarak geçirmek istiyorlar. Sizden bunu önlemenizi rica ediyorum."
Hayatını kurtarmaktan önce, şeref ve haysiyetini kurtarmak isteyen bu tavır beni ziyadesiyle etkiledi.

19 Haziran 2015 Cuma

Onlar Bu Dilden Anlar / Arif Nihat Asya

Onlar Bu Dilden Anlar
Arif Nihat Asya
1970
 
Arif Nihat Asya'nın adını duyunca, tek bir etkili şiirin bile, eğer şartlar oluşursa edebiyat dünyasında kişiye kalıcılık sağlayabileceği gerçeği aklıma düşer. Arif Nihat yazdığı "Bayrak" şiiri ile geniş kitlelere kendini duyurmuş ve epeyce ilgi devşirmiş bir şairdir. Elime geçen bu eseri bir deneme kitabı olarak değerlendirebilmek mümkün. Altmışların ortalarında yazılmış güncel, genelde politik yazıların derlendiği bir eser "Onlar Bu Dilden Anlar". Yazarın milliyetçiliğin ötesinde, yer yer ırkçılığı içeren söylemleri pek bir parıltı içermiyor. İçeriğin yavanlığının yanı sıra üslup da son derece sıradan. Kitap için, günümüze hiçbir yönüyle hitap etmeyen bir yazılar toplamı denebilir.