30 Mayıs 2015 Cumartesi

Kenan Evren'in Anıları / Kenan Evren

Kenan Evren'in Anıları
Kenan Evren
1991

Geçtiğimiz günlerde vefat eden eski cumhurbaşkanlarımızdan Kenan Evren'in yazdığı otobiyografisinin ilk cildi oldukça kapsamlı ve ayrıntılı bir içerik taşıyor. Kenan Evren'in yaşadığı yoğun hayatın ayrıntıları içine girmek bence ilgi çekici oldu. Çünkü anlatım son derece yalın ve akıcı. Evren, sanki karşılıklı muhabbet ediyormuş tarzında bir üslubu başarıyla uygulamış. Yakın tarihin gölgede kalmış birçok merak uyandıran ayrıntısına bu kitap vasıtasıyla ulaşabilmek mümkün. Kenan Evren birçok tarihsel şahsiyet ve olay hakkında kanaatini açık yüreklilikle paylaşmış. Birçok yönden de kendisine objektif yaklaşabilmiş. Bazı otobiyografilerde rastlanan kendi kendini övme handikabına bu kitapta rastlamadım. Birçok sayfadaki önemli ifadelerin de altını çizerek kendi payıma bazı hayat dersleri edindiğimi söyleyebilirim.

21 Mayıs 2015 Perşembe

Ne Yapmalı? / Oktay Sinanoğlu

Ne Yapmalı?
Oktay Sinanoğlu
2009

Oktay Sinanoğlu'nun kitabı şaşırttı beni. Hiç ummadığım bir üslup ve söylemle karşılaştım. Uluslararası bir akademik şöhrete sahip, dünyanın en genç yaşta profesör olanlarından biri olan böyle bir dehadan çok daha parlak bir söyleyiş gücü beklerdim doğrusu. İki defa Nobel kimya ödülüne aday gösterilmiş, yüzlerce bilimsel yayın ortaya koymuş böyle mühim bir bilim insanının bunca yavan ulusalcı söylemleri defalarca tekrarlaması hakikaten tuhaf. Herhangi bir Anadolu kahvesinde duyabileceğimiz sıradan söylemlerin tekrarından ibaret bir içeriğe sahip Sinanoğlu'nun "Ne Yapmalı?" adlı eseri. Bence bu kitabın ibret almak için okunmasında büyük fayda var.

10 Mayıs 2015 Pazar

Tutamadığım Sözler / İnci Asena

Tutamadığım Sözler
İnci Asena
2000
 
 
En sonda söyleyeceğim lafı en başta söyleyeyim: Son zamanlarda okuduğum en kötü kitap İnci Asena'nın "Tutamadığım Sözler"i. Uzun zamandır bu kadar yavan bir eser okumamıştım. Genelde şiir kitaplarını okurken toleranslı olmaya çalışırım. Şiirlerden kendi payıma estetik lezzet devşirebilmek için çaba gösteririm. Ancak "Tutamadığım Sözler" tüm iyi niyetli çabalarıma karşın hiçbir bağ kurulamayan, tekdüze, basit, özensiz şiirlerle dolu. İnci Asena'nın Adam Yayınevi gibi belli bir kalite disiplini gösteren bir yayınevinden kitap yayınlaması beni şaşırttı. Nihai tavsiye olarak bu kitaba şayet rastlarsanız uzak durmanızı salık vereceğim.





Kendi Yıldızını Bulmak / Hıncal Uluç

Kendi Yıldızını Bulmak
Hıncal Uluç
1994

Hıncal Uluç aradan geçen çeyrek yüzyıla rağmen çizgisini değiştirmemiş bir isim. "Kendi Yıldızını Bulmak" kitabındaki içerikle, bugün yazdığı yazıların içeriği ve kalitesi hemen hemen aynı. Yazdıklarının güzelliğinden öte, sansasyon oluşturması ile prim yapan bir isim Hıncal Uluç. Özellikle toplumun geniş kesiminin mutabık olduğu konularda, tam tersi söylem oluşturarak, akılda kalıcılık elde etmeye çalışması onun karakteristik özelliği. Ancak kıvrak bir dili, okuru yakalayan sahici bir üslubu olduğu da su götürmez bir gerçek. Okuyup okumamak size kalmış derim.

Dövlet / Bekir Coşkun

Dövlet
Bekir Coşkun
1990

Bekir Coşkun'un sivri bir kalemi var. Söyleyeceği şeyleri ve yapacağı eleştirileri lafı dolandırmadan güçlü bir üslupla dile getiriyor. Mizahi yazılarının etki dozunun da  bu nedenle yeterince kuvvetli olduğu öne sürülebilir. Ancak yazıların her yerinde aynı dozda nitelikli bir humor görüldüğü söylenemez. "Dövlet" kitabındaki Bekir Coşkun yazılarının özellikle final kısımlarının güçsüz kaldığı kanısındayım. Güçlü bir giriş, iyi bir gelişme, ancak finaller epeyce sönük. Yine de, kitaptaki çalışmaların gazete yazısı olduğu düşünülürse, belli bir kalıcılık yakalaması da başarı olarak değerlendirilmeli.

9 Mayıs 2015 Cumartesi

Hayat Güzeldir / İclal Aydın

Hayat Güzeldir
İclal Aydın
2002

"Hayat Güzeldir" kitabında İclal Aydın, kitabıyla aynı adı taşıyan televizyon programının öyküsünü anlatıyor. Nasıl başladı, konuklarla neler yaşandı, hangi toplumsal olaylara şahitlik etti, program hangi zorlukları aştı, neden sona erdi? Eserde tüm bu soruların cevabını bulabilmek mümkün. Ayrıca yazar Aydın, kendi hayatı ve geçmiş tecrübeleri ışığında, yaşamın temel kavramları hakkında görüşlerini paylaşmış. Olaylara olumlu bakma perspektifini her şartta muhafaza etmek gerektiğini savunan bir kitap "Hayat Güzeldir". Bunun birçok somut örneklerini de yapıtın içinde bulabilmek mümkün. Ancak, içerikte yer alan İclal Aydın'ın fotoğraflarının, eserin genel bağlamına hiçbir katkı yapmadığını da ayrıca belirtmeliyim. "Hayat Güzeldir"in, iki binlerin başında ülkemizin genel serencamını ve gündemlerini hatırlamak için okunabilmesi mümkün. 

7 Mayıs 2015 Perşembe

Sana Şehir Gelecek / Tozan Alkan

Sana Şehir Gelecek
Tozan Alkan
2011

Kitaptaki "Ya Sev Ya Devrim" şiiri ile ince göndermelerin uzağında, kimi bakış açılarının haricindeki anlayışları ötekileştiren bir söylemi okuduğumda, Tozan Alkan'ın "Sana Şehir Gelecek" kitabındaki temel söylemi daha açık duyumsamaya başladığımı ifade edebilirim. "Uçurum" şiirinde ise, nispeten kolay gözüken düz anlatımın kıyısındaki bir şiirin içerdiği komik fıkranın bile, bağlamı dışında bir hüznü barındırabildiğini görebilmek mümkün. "Kara" şiirinde yer alan, "Bir yanda tulum peyniri kokan beslenme çantaları" dizesi, adeta, kitabı okuduğum çalışma odamın ekşi ekşi peynir kokmasına neden oldu. Şiirin duyu organlarını ne kadar güçlü irkiltebileceğinin tuhaf bir örneği. Kitaba adını veren "Sana Şehir Gelecek" adlı şiir yalın ve lirik bir söyleyişin büyüsünü taşımakta zorlanmıyor ve kitabın genel estetik seviyesine pozitif ivme kazandırıyor.

2 Mayıs 2015 Cumartesi

Yazar Olacak Çocuk / Mehmet Azim

Yazar Olacak Çocuk
Mehmet Azim
2012
 
     Günümüz eğitim sisteminin en büyük eksiklerinden ve yanlışlıklarından biri, öğrencileri test sistemine çok erken yaşta yönlendirmek. Okumayı daha yeni öğrenmiş, mini mini ilkokul birinci sınıf öğrencilerine bile test çözdürmeye çalışan anlayışın yanlış olduğu kanaatindeyim. Elbette sınavlar, testler gerekli ve hayatın da bir gerçeği. Ancak okumanın o eşsiz lezzetini duyumsayamamış, hayal kurmanın deryalarında yelken açamamış, duygu ve düşüncelerini anlatmaya ve yazıya dökmeye yönlendirilmemiş öğrencilerin, müfredat bilgilerinin kuruluğu içinde zihinlerini köreltmelerini üzücü bir durum olarak görüyorum. 

     Zambak Yayınları tarafından okurlara sunulan, Mehmet Azim'in kaleme aldığı "Yazar Olacak Çocuk" kitabı, tam da bu bahsettiğim sorunun çözümüne odaklanıyor. Çocukları ve gençleri yazmaya, yazarak kendi benliğini ve kişiliğini keşfetmeye çağırıyor. Özlü, dahası veciz bir anlatımla yazarlık dünyasında yolculuğa çıkmaya niyetli öğrencilere, tecrübeler ışığında şekillenmiş, açıklayıcı ve yol gösterici bir harita sunuyor.

     Edebiyatın her alanına değinen, hikaye, şiir, masal, gezi yazısı, hatıra, söyleşi branşlarında temel bilgiler veren, çocukların tecrübe kazanmalarına vesile olacak öneriler sunan bir çalışma "Yazar Olacak Çocuk". Mehmet Azim'in kitaptaki üslubundaki motive edici, yüreklendirici söyleyiş, yazar adaylarına kendine güvenmeleri hususunda önemli bir katkı sağlayacaktır kanaatindeyim.

     Kitabın görselliğine de ayrı bir paragraf açmakta fayda var. Nuri Can Kaflı'nın kitap içeriğindeki belli bir tarz oluşturmuş resimleri ve sayfa düzenindeki renkçe zengin grafik tercihler, yapıtın bir solukta okunmasını kolaylaştırıyor.

     Sadece çocukların ve gençlerin değil, çocuk edebiyatına ilgi duyan herkesin ve özellikle de çocuk kitabı yazarlarının da okuması gereken bir çalışma bu. Çünkü çocuk edebiyatının temel dinamiklerini özlü ve derli toplu şekilde bir arada sunmuş Mehmet Azim. Netice itibariyle "Yazar Olacak Çocuk" adlı bu eserin, yazınsal açıdan çocuk edebiyatında önemli bir boşluğu doldurduğu söylemek mümkün.